İrlandalı grup The Frames’in solisti Glen Hansard’ın ve Makéta Irglova ‘ nın başrollerinde oynadığımüzikal, 2006 yapımı film.
Sevgilisi tarafından yakın bir zamanda terk edilmiş Glenciğim (terk edilemeyecek insan modeli ) elektrik süpürgesi tamircisi babasının yanında part –time olarak çalışmaktadır. Hayali müzik yapmak ve albüm çıkartmak olan genç adam , günün birinde; Dubline kendine yeni bir hayat kurmak için gelen genç kadınla tanışır.
Genç kadın temizlik yaparak geçimini sağlarken bir yandan da en çok istediği şey olan piyanoyu satın almak için çalışır.
Filmde en sevdiğim ANlardan biri ..
-How often do you find the right person -Once
2008 yılında Oscar’da" en iyi orijinal şarkı ödülü"nü de almış olan Once filminin soundtrack albümü mutlaka edinilmeli .
“Dokunan yanar”ın bir başka versiyonu ; “klibi yayınlatan kuruluş” yanar ..
Biliyorum şu klip hiçbir televizyon kanalında dönmeyecek .Sadece internet ortamında yayılacak ama bu koskocaman taşın altına el sokmak o kadar kolay değildir , yürek ister .. İşte sırf bu yüzden şu grubu daha çok seviyor ve her yerde de desteklemeye çalışıyorum .
REDD – MASAL
***Bu masal “uyutan” değil “uyandıran” cinsinden ;)
Şu sıralar hazır gündemdeki konusu sıcakken ben de bir iki laf edeyim hatta oyun önereyim dedim .
Biz tiyatro ile sinemayı birbirinden ayırt edemiyoruz .
Ellerinde yiyecekler ve içeceklerle oyuna girmeye çalışan tipler gördüm tiyatro salonlarında !!!
Sinema ortamı ile tiyatro ortamı aynı değildir.. Yapılan iş “Saygı” gerektirir. Aslında bir düşünsen o kadar oyuncu sadece senin için o salona gelmiş ve yine sadece senin için o oyunu oynuyor . Bir daha da tekrarı ve hatta sahnede yapılan hatanın geri dönüşü yok..”Olmadı biz bir daha oynayalım”ı hiç yok ..
Ağzında sakız , elinde kola patlamış mısır olmuyor canım, eğer “olmaz ben bunlarsız yapamam” dersen defol git bebeğim
Hatta BABANI DA AL GİT ( çok sevdim be ben bunu )
2009dan beri sürekli takip ettiğim oyunlardan biridir “Ne Dersin Azizim”
İzlemekten sıkılmadım, benim haricimde 15-20 kişiyi o oyunu izlemeleri için ikna etmişimdir.
Ne Dersin Azizim ; Yücel Erten tarafından sahneye konulmuş Aziz Nesin öykülerinden derlenmiş bir Devlet Tiyatrosu oyunudur .
Oyuncu kadrosundaki isimler : Burak Şentürk , Ali İpin , Hülya Çelik , Mahmut Gökgöz , Atsız Karaduman , Ozan Uçar , Aylin Uzunlar , Hakan Vanlı
Piyano : Ayça Daştan , Alper Rumelioğlu
Aziz Nesin öykülerinihepimiz az çok biliyoruz . Ama bu öyküler öyle Aziz Nesin haliyle bırakılmamış günümüz Türkiye’sine öyle güzel uyarlanmış ki arka fonda CUK sesleri eksik olmuyor .
Hatta şöyle bir video var .. ( en sevdiğim sahne 3.dakikada başlıyor "padişahım çok yaşa" )
Videoda sorun var ise burdan bir izleyin derim
İstanbul’da yaşayıp ta bu nimetlerden faydalanmayanlar, üşenenler bi kalkıp oyunu izleyin .
Bilet fiyatları havalarda uçmuyor . Tam 6 TL , Öğrenci 4 TL
Asıl adı Jäje Johanson olan ama telaffuz konusunda sıkıntı yaşayacağını düşündüğünden yıllar önce Londra’da kendisini Jay Jay Johanson olarak tanıtan çirkinlerin en güzeli olan nadide kişilerdendir kendisi .
Pek bi severim.. Dinlerken ister istemez bunalıma sürükleyen melodiler sözler .. Hepsi Jay Jay’de .
Sevdiklerimden biri de “Far Away”dir ki her dinleyişte bir iç çekiş yaşatır bana …
Yani şöyle ki :
Yakın zamanda Türkiyede konser verecekmiş ama İstanbul olmadığından pek bi hasetimden çatlıyorum .
Tarihler ise :
21 Nisan 2011 Ankara
22 Nisan 2011 Eskişehir
23 Nisan 2011 İzmir
Eee hani nerde İstanbul ???
Başka bir bahara mı kaldık yine ..
Ama yazın gelme sonbaharda gel sen İstanbul’a
Çünkü İstanbul sonbaharda güzel bana ..
Son olarak Jay Jaycim sen hep depresyonda kal ki beni de darma duman edebilesin .
-Hala yalnız mısın? -Sadece özgür.. -Peki mutsuz? -Sadece alışmış.. -Peki ya aşık? -Sadece eksik..
Peki ya sen.. Hala bekliyor musun? -Beklemek şimdi hiç duymayan birine dünyanın en güzel şarkısını söylemek kadar anlamsız.. -Peki ya umut? -Umut şimdi hiç görmeyen birine gökkuşağını anlatmak kadar zor ve imkansız.